CHP’li Tugay Adak’ın sessiz vedası

Yanlış hatırlamıyorsam, 2013 yılında tanıdım Tugay’ı.
Kendisini ve gençliğini, sağlığından ve canından çok sevdiği Cumhuriyet Halk Partisi’ne adamıştı.
Ama olmadı.
Yaşatamadılar, yaşatamadık onu.
Ve Tugay’ın ölümünde herkesin imzası var.
Herkes derken, CHP’nin Kocaeli ilindeki tüm üyelerini kastediyorum.
Tugay’ın sessiz vedasında, ucundan kıyısından herkesin sorumluluğu var.
İlk tanıdığım günden itibaren; mütevazı, dürüst, beyefendi ve biraz da içe kapanık bir duruşu vardı, Tugay’ın.
O içe kapanık yapısı, onu biraz daha hüzünlü bir hale getiriyordu.
2014 yılında canından çok sevdiği partisi için gözünü kaybettikten sonra bile, “kim olsa aynısını yapardı, mücadeleden dönmeyiz, dönen dönsün yolundan” derdi.
Sessiz ve içe kapanık duruşunun ardında ise kimsenin göremediği, fark edemediği yiğit ve devrimci bir duruşu vardı.
O duruşun ardında ise kimseye minnet etmemek gibi bir tavrı vardı.
İddia ediyorum, Tugay’ın yerinde belki başka biri olsaydı, gazetelere gider demeç verir, o yaşadığı talihsiz olayı basında köpürtür, belki de şu an çok iyi konumlarda olabilirdi.
Yine bir başka biri, belki de genel merkezin kapısında yatar, maddi ve manevi birçok şeyi elde edebilirdi.
Tugay, işte bu sınavların hepsini geçti.
Sahipsiz kaldıkça, daha da içine döndü.
Daha da içine kapandı.
Tugay’ın mağduriyetinin son bulmasıyla ilgili 2013 yılından beri görev yapmış tüm CHP Gençlik Kolları Başkanlarının (İl-İlçe) çırpındığına bizzat şahidim.
Belki bu çırpınma, dönem dönem sözlü bir yakarıştan ileri gidememiştir ama koltuk ve makam işgal edenlere nazaran hepsinin içi daha çok yanmıştır.
Çünkü, hepsi daha samimiydiler.
Yine aynı gençlik kollarının parti içinde yer alan farklı kanatları ekipsel yaklaşım gütmeden, hepsi Tugay’ın meclis üyeliğine tam destek vermiştir.
Belki de gençlik kollarının ona verebileceği en büyük armağan buydu, meclis üyeliğiydi.
Belki bir nebze de olsa Tugay’ı onore etmek istemişlerdi.
Ama artık ne desek boş..
Tugay, sessiz sedasız aramızdan uçtu ve gitti.
CHP Gençlik Kolları İl Başkanlığı (Kocaeli) yapmış bir arkadaşımın dediği gibi, “Tugay, yaşadığı talihsiz olayları CHP’de değil, AKP’de yaşasaydı belki de şu an milletvekiliydi.”
Söyleyeceklerim bu kadar.
“Bıçak, kemikte…”





 

YORUM EKLE