Edirne Barosu'nda iddialı yarış

Edirne Barosu'nda iddialı yarış

Edirne Barosu'nda Ekim ayında yapılacak olan seçimler için adaylar kendini göstermeye başladı. Baro Başkanı Av. Alper Pınar'ın aday olmayacağını açıklamasının ardandan gözler baroya çevrildi. 13 Ekim 2020 günü gerçekleştirilecek olan seçimlerde aday olan iki isim, EDİRNE AHVAL GAZETESİ muhabiri Damla Göç’e konuştu. 'Edirne Barosu başkanlık seçimlerinde aktif oy kullanabilecek 485 avukat kimi seçecek?' sorularını yanıtlayan başkan adayları Avukat Tacettin Sivrikaya ve Avukat Ulaş Pamukçu yönetimlerini açıklayarak hedeflerini anlattılar. Her iki aday ise üçüncü bir adayın duyumunu aldıklarını fakat kim olduğunu bilmediklerini söylediler.
Baro seçimleri yaklaşırken her iki aday da başkanlık dönemlerince Cumhuriyet kazanımlarından ve Atatürk ilkelerinden taviz vermeyeceklerini söylediler. Edirne Barosu'nda seçimler 12 Ekim Cumartesi günü Genel Kurul yapıldıktan sonra 13 Ekim Pazar günü gerçekleştirilecek.

AV. SİVRİKAYA “ BARODA BENİM TARZIM DAHA BAŞKA OLACAK”

Edirne Baro Başkanlığı seçimlerine adaylığını açıklayan Avukat Tacettin Sivrikaya her başkanın tarzının farklı olduğunu, mevcut başkanlıktan şikâyetçi olmadığını, seçilirse eksik kalanları başarıyla tamamlamak üzere çalışmalar sürdüreceğini açıkladı. Başkan seçilirse yapacaklarından bahseden Sivrikaya; “Barodaki mevcut düzeni değiştirmek gibi bir iddiamız yok. Bizim barolarımız avukatların oluşturduğu bir kurum. İki yılda bir seçimle başkanlar, yönetim kurulu üyeleri değişir. Bütün başkanlarımız hizmet edip, güzel işler yapmışlardır. Hepsinin kendine has üslupları, tarzları vardır. Alper Pınar başkanlığındaki yönetim kurulu da gayet güzel, başarılı işler yaptılar, hizmet ettiler. Biz şayet seçilirsek eksik kalan yerlerini tamamlamaya çalışacağız, bizim gayemiz budur. Şu bu konuda eksik kalındı diyemem ama iletişim konusunda eksik kalındığını gördüm. Onları tamamlamaya çalışacağız. İletişimi daha sağlıklı, daha çok kanaldan yapmaya çalışacağız. Mesela dilekçeyle müracaat, resmi başvuru gibi yöntemler izlediler bu durum 'kurumsal kimliğe uygundur' diye düşündüler. Saygı duyuyoruz ama benim tarzım daha başka olacaktır. Ben hiçbir meslektaşımın dilekçesine gerek kalmaksızın duyduğum şikâyeti ihbar kabul edip, yönetim kurulu toplantısında masaya yatıracağım. Bütün meslektaşlarımın, bir hâkime, bir savcıya karşı; “dilekçe verirsem zor durumda kalır mıyım? Benim davamı reddeder mi? Bana bakış açısı değişir mi?” gibi düşüncelerle tereddüt içinde kalmadan, tedirginlik yaşamadan gelip bana söylemesi yeterli olacaktır. Ben başkan olarak bu konuları ihbar kabul edip, konuyu gündeme getirip bu konu hakkında ne yapılması gerekiyorsa elimden geleni hızlı bir şekilde yapacağım. Avukatların iletişimi her kanaldan açık olacak. Kıymetli başkanımız Alper Pınar gecesini, gündüzüne kattı, iletişim noktasında kesinlikle kendisiyle hiçbir sorun yaşamadık. Alper Bey'in eksikliği üzerine değil, yapılanlara katkı olarak iletişim kanallarını açmaya çalışacağız” açıklamasında bulundu.

Bir avukatın yönetim kurulu üyesi olabilmesi için meslekte 5 yılını doldurması gerektiğini belirten Sivrikaya, yemin tarihinden itibaren 5 yılını dolduran avukatların yönetim kurulu üyeliğine aday olma hakkını kazanabileceklerini söyledi. Baro Başkanlığı'na aday olmak içinse, meslekte 10 yıl kıdem gerektiğinin altını çizdi. Baro Başkanlığı'na adaylığını açıklayan Avukat Tacettin Sivrikaya'nın yönetim kurulu üye aday listesinde; “Av. Aydoğan Tan, Av. Birce Arda, Av. Figen Gönül, Av. Gökhan Karakoç, Av. Mete Türkay, Av. Özben İpçi, Av. Özkan Özkayalar” yer alıyor. İlçelerden aday olan avukatlar ise her iki adayın da yönetim kurulu listesinde ortak aday olarak yazıldığını söyleyen Sivrikaya, Uzunköprü ve Keşan ilçelerindeki adayları da açıkladı. Sivrikaya; “Yapılacak olan seçimde, Uzunköprü'den yönetim kurulu adayı Av.Nebi Doğan, Keşan ilçemizden ise Av.Deniz Kalfa Günay ve Av.Özge Kuru Tutal listede olacak” dedi.

“TÜM AVUKATLARIMIZA NAZAR BONCUĞU GİBİ BAKMAK GEREKİR ÇOK KIYMETLİDİRLER”

Yönetim kurulu üyelerini neye göre seçtiğini anlatan Avukat Sivrikaya; “Yönetim kurulu üyelerini yasal olarak meslekte kıdemini doldurmuş yani 5 yılını doldurup, aday olma hakkını kazanmış meslektaşlarımızdan seçildi. Diğer kıstas ise; bu liyakate layık olduğunu, bu işi yapabileceğini düşündüğümüz daha önceden de üyelik yapmış meslektaşlarımız arasından namzet bir liste oluşturdum. Yaklaşık 30 tane kadar namzet arkadaşımız vardı bunlar arasından uygun gördüklerime adaylık teklifinde bulundum. Bazı arkadaşlarımız müsait olmadılar şahsi veya iş yoğunluğu sebebiyle. Bazı arkadaşlarımız uygun görüp adaylığı kabul ettiler. Bu iş, veren bir iş. Hiçbir ücret karşılığı olmayan gönül işidir. Vakit ayrılması gerekir. Ben tüm yönetim kurulu üyesi arkadaşlarımın baro yönetimini gayet güzel yapabileceklerini, bu işin altından kalkabileceklerini düşünüyorum. Diğer listedeki arkadaşlarım da aynı şekilde, bu işi mutlaka layıkıyla yaparlar şüphem yoktur. Baroda seçimler çok kaliteli olur. Tüm avukatlarımıza nazar boncuğu gibi bakmak gerekir çok kıymetlidirler. Seçimlerde bizde ufak tefek fikir tartışması olur onun dışında gayet medeni, sakin geçer. Bundan dolayı rahatız. Listemizdeki arkadaşlarımızın birçoğunun yönetim tecrübesi var” diyerek aday yazılan bütün avukatlara olan inancını dile getirdi.

Başkanlığa aday olma sürecini anlatan aday Sivrikaya; “ 6 yıl önce Edirne Barosu'nda yöneticilik yaptım. Yönetim Kurulu'na seçildiğim andan itibaren de bana saymanlık görevi verildi. Sayman olarak 3 başkanla çalıştım. Daha sonraki seçime kendi hür irademle girmedim ve 10 yıl boyunca da baronun hiçbir kurumunda görev almadım. Çünkü bazı insanlar bazı işleri yaparken o işi layıkıyla yapması gerekir. Ben 6 yıl saymanlık yaptığım dönemde çok fazla vakit ayırdım. Zaman ayırmak, yaratmak gerekir zordur bu işler. İnsanlar baro başkanlarının hiçbir iş yapmadığını düşünmesinler. O süreçte bir evladım oldu. Zamanımın büyük bölümünü çocuğuma ayırmak istedim. Biraz da o sebeple bir dönem uzak durdum. Fakat son iki dönemdir, bundan önceki dönemde de çok talepler oldu. Arkadaşlarımız başkanlığa aday olmamı istediklerini çok dile getirdiler. Bu sene temmuz ayının ortalarında arkadaşlarımla adliyede görüştüğüm sırada ısrarları ve kendi düşüncelerim üzerine aday olmaya karar verdim” dedi.

'İSTİŞARE, MÜZAKERE VE MÜCADELE'

Her başkanın ayrı tarzla yöneticilik yaptığını belirten Sivrikaya, kendisinin nasıl bir yaklaşımla başkanlık yapacağına dair önemli açıklamalarda bulundu. Yönetimde 3 unsuru hedef alacaklarını söyleyen Sivrikaya; “Her başkan bir tarzla hareket eder. Biz daha sıcak ilişkiler kurmayı hedefliyoruz. Avukatlık Kanunu'nda baro başkanlarına ve yönetim kuruluna verilen görevler var. Bunları yapmama gibi bir mazeretimiz olamaz, bunlar eksiksiz yapılır. Bunlara ilaveten gündeme ilişkin problemler, sorunlar veya bunun dışında meslektaşlarımızla ilgili sorunlarımız olduğunda bizim yöntemimiz olacak. Şu şekilde, birincisi, istişare. Biz istişareye açık olacağız. Görüşme kanallarımızın hepsi açık olacak, teknolojiyi sonuna kadar kullanacağız. Her türlü platformda bu konuları tartışacağız. Baromuzun konferans salonlarında, kafeteryada, adliyede, ilçelerde bu konuları gündeme getireceğiz. Ortak akılı bulmak için elimizden geleni yapacağız. İkincisi, müzakere. Ortak akılı bulduktan sonra çıkacak çözüme göre ilgili kurum ve kişilerle müzakere edeceğiz. Müzakere olmadan mücadele olmaz. Önce ulaşabildiğimiz bütün kanallara ulaşarak müzakere edeceğiz. Biz asla parti ayrımı yapmıyoruz. Barolar, özellikle Edirne Barosu hiçbir siyasi görüşün, siyasi partinin arka bahçesi değildir, tamamen bağımsızdır. Herkese eşit mesafede uzak, eşit mesafede yakındır. Bizim tek kraterimiz var; hukuk, adalet ve vazgeçilmez ilkemiz Mustafa Kemal Atatürk. Bizim kırmızı çizgimizdir. Bu konuda kimseye tavizimiz olamaz. Kimseye söz söyletmeyiz. Atatürk ve ilkeleri konusunda asla taviz vermeyiz, bu konu müzakere konusu dahi olamaz. Onun konusu sadece mücadele olur. Atatürk konusunda tavrımız nettir, tavrımızı ortaya koyup, sonuna kadar mücadele ederiz. Ülkemizin ve aynı şekilde üç bin yıllık Türk Tarihi'nde gelmiş geçmiş devletlerimiz ve devlet büyüklerimiz bunlara olan saygı konusunda da taviz vermeyerek, devletimize, milletimize, tarihimize saygı çerçevesinde görüşlerimizi, tavrımızı ortaya koyarız. Eğer istişare yöntemiyle çıkan sonuç müzakere yönetimiyle neticelendirilemezse üçüncü olarak mücadeleyi uygulayacağız. Hukuki mücadele en başta olmak üzere, siyasi kişilerle görüşme, en nihayetinde anayasanın bizlere vermiş olduğu eylem hakkını kullanacağız. İnsan haklarından kaynaklanan tüm haklarımızı hukuk sınırları içinde kalarak eyleme dökmek şeklinde tavrımızı sergileyeceğiz. Mücadele ile elde edilemeyecek bir sonucun olmadığını düşünüyoruz. Sorunların çözümlerinde müzakere ve hukuk yolları, onlar da olmazsa hukuk çerçevesinde bize sunulan tüm eylem haklarımızı kullanacağız. Biz hukukçu kimliğimizi bir kenara bırakmayarak, hukukçu kimliğimizle mücadele edeceğiz” açıklamasını yaparak yönetimdeki tarzının nasıl olacağına dair bilgiler verdi.

“BAROLAR AKTİF OLMALI”
Seçimi kazandıktan sonra projeleri olduğunu söyleyen Sivrikaya; “Eğer kazanırsak avukatların gerek adliyede gerek adliye dışındaki yaşantısını kolaylaştırmak için her şeyi yapacağız. Projelerimiz var bunları mail yoluyla meslektaşlarımızla paylaşacağız. Örneğin; Baro Konağı'mız var. Orasıyla ilgili sıkıntılar mevcut. Muhakkak çözüme ulaştıracağız. Gelen ne talep varsa hepsini karşılayacağız. İki yıl sonra tekrar genel kurulda meslektaşlarımızın karşısına çıktığımızda gönül rahatlıyla 'görevimizi yaptık' diyebileceğiz. Kibirden uzak duracağız. Bizler de hata biliriz. Ama ben hata yaptığım zaman bunu söylerim. Hatam varsa düzeltmek için elimden geleni de yaparım. Özür de dilerim bunlar gayet insani durumlar. Hata yapmaktan korkmuyoruz, korkanlar iş yapamazlar. Biz iş yapacağız. Bundan eminim. Hata yaparsak da hatayı telafi etmeye çalışacağız. Biz hukuk adamıyız, hukuk dışına çıkamayız. Barolar aktif olmalı” ifadelerini kullanarak projelerinden bahsetti.

Avukat Tacettin Sivrikaya, diğer aday veya adaylara; “Edirne Barosu'na hayırlı olmasını diliyorum. Bütün kurumlarda aday olan tüm meslektaşlarıma yürekten başarılar diliyorum” diyerek dileklerini iletti.

AV. ULAŞ PAMUKÇU “KURUMSAL YAPININ DEVAMLILIĞINI SÜRDÜRMEK İSTİYORUZ”

Baro seçimlerinde başkanlığa adaylığını açıklayan diğer isim ise Avukat Ulaş Pamukçu oldu. Mevcut baro yönetiminde genel sekreter olarak görev alan Pamukçu başkan olursa kurumsal yapının devamlılığını sürdüreceğini belirtti. Adaylığıyla ilgili konuşan Pamukçu; “İki dönemdir yönetim kurulunda hali hazırda genel sekreterlik yapmaktayım. Edirne Baro'suna getirmek istediğimiz kurumsal bir yapı vardı. Bunu mevcut kurulla gerçekleştirdik. Kurumsal yapının devamlılığını sürdürmek istiyoruz. Genel olarak avukatlık mesleğinin büyük problemleri var. Problemlere yönelik plan ve projelerimiz var. Örneğin; pandemi döneminde üç ay boyunca neredeyse hiçbir işlem yapamadık. Nakit girişleri olmadı böyle durumlarda kullanılmak üzere fon oluşturmak gibi planlarımız var. Diğer bir örnek ise; mesleğe yeni başlayan meslektaşlarımız için projemiz var. Maddi durumu uygun olmayıp, ofis açamayacak olan meslektaşlarımız için part-time kullanabilecekleri ofis kiralama projemiz mevcut. Daha da önemlisi mesleğin saygınlığını yitirmesi söz konusu. Mesleğe yönelik yapılan hamlelerde baronun sesinin gür bir şekilde çıkmasını istiyoruz” diyerek planlarını anlattı.

Avukat Ulaş Pamukçu, yönetim kurulu adayları listesini de açıkladı. Listede; Av. Arzu Çağatay, Av. Irmak Yıldırım, Av. Şenol İşsevenler, Av. Fatih Altun, Av. Ali Gider, Av. Kerim Kazan, Av. Anıl Göksel'in yer alacağını söyledi.

"CUMHURİYET'İN İLKELERİNE VE KAZANIMLARINA BAĞLI İNSANLARIZ"

Yönetim kurulu adaylarını seçerken ekip olarak çalışabileceğini düşündüğü meslektaşlarını seçen Pamukçu; “Yönetim kurulu adayları belirlenirken; özverili çalışacağını, mesai saatlerinin daha uygun olacağını düşündüğümüz ekip hazırladık, bunları göz önüne aldık. Bizim meslekte hiyerarşik bir örgütlenme yoktur. Başkan ve yönetim kurulu üyeleri ekip olarak çalışırlar. Adayları seçerken de böyle düşünen, rahat hareket edebileceğimiz insanları seçmeye özen gösterdik. Aday listemizde; benden büyük meslektaşlarımız da, benle aynı jenerasyonu paylaşan meslektaşlarımız da var. Dünya görüşü olarak da Cumhuriyet'in ilkelerine ve kazanımlarına bağlı insanlarız. Birazda bunu dikkat ettik. Hepsi mesleğinde başarılı, Cumhuriyet kazanımlarına ve Atatürk ilkelerine bağlı meslektaşlarımız” dedi.

"BARO, ŞEHRİN HAYATINA YÖN VEREBİLECEK ETKİYE SAHİP BİR KURUMDUR"
Baro kurumunun aynı zaman da sivil toplum kuruluşu da olduğunu düşünen Pamukçu, başkan seçilirse toplumu da etkileyen konulara üzerinde çalışmalar yürüteceğini söyledi. Konuyla ilgili konuşan başkan adayı, genç meslektaşlarına da çağrıda bulundu. Pamukçu; “Baro çok güçlü bir kurum. Ben burada bulunmayı seviyorum. Özellikle Edirne gibi çok güzel bir şehirde yaşıyoruz. Baro; burada kamu kurumlarıyla ve sivil toplum örgütleri ile kuracağı ilişkilerle şehrin hayatına yön verebilecek etkiye sahip bir kurumdur. Bu dair fikirlerim ve düşüncelerim var. Ben bu konularda biraz eksik kaldığımızı hissediyorum. Bunları hayata geçirebilmek, özveriyi gösterebilmek, meslek için bir şeyler yapabilme gücünü sahip olduğumu düşünüyorum. Bunları temel alarak adaylığımı koydum. 4 yıldır baro binasında genel sekreter olarak zamanımı burada harcıyorum, değerlendiriyorum. Seçilirsem de zaman hususunda zorluk yaşacağımı düşünmüyorum. Çoğu meslektaşım da şuna şahit olmuştur, kendi ofisimde geçirdiğim zamanın daha fazlasını baroda geçiriyorum. Bence bir avukatın hukukçu kimliğini en çok yaşayabileceği yer barolardır. Genç meslektaşlarıma da hep tavsiye ederim, baro da aktif görevlerde bulunsunlar. Çünkü hukukçu kimlik bu binada yaşanıyor. Konferanslar, eğitimler vs düzenleniyor ve kişilerle birebir ilişki kurabiliyorsunuz. Aynı zamanda baroda aktif olmak entelektüel birikim kazandırır" şeklinde konuştu.

'KADINA UYGULANAN ŞİDDET, SONRASINDA SAVUNULMALI AMA ÖNCESİNDE DE ÖNLEM ALINMALI'

Başkan seçildikten sonra uygulamayı düşündüğü projelere değinen Pamukçu; “Baro sözü dinlenen, ağırlığı olan bir kurumdur. Örneğin kadına karşı şiddet konusunda Baromuz kadın hakları komisyonu davalara bizzat müdahil oldular. Ama ben baronun işin biraz daha önleme kısmında olması gerektiğini de düşünüyorum. Yani artık o vatandaşımız şiddet sonucu vefat ettikten sonra hukuki mücadele verilse de hayatını kaybetmiş oluyor. Bunun için kadın hakları komisyonu olarak, o suçun işlenmesini önlemek ve ölümlerin önüne geçmek konusunda daha aktif rol almamız gerekiyor. Bunu yapabilecek gücümüz var. Baroda kadın hakları komisyonu olarak nöbet sistemi getirebiliriz. Örneğin boşanma davası açıldığında mağdur kadınınla sürekli irtibat halinde olabileceğimiz bir sistem geliştirmeliyiz. Çünkü dava dosyası ulaşır ulaşmaz karşı taraf şiddeti daha da arttırmaya başlıyor. Böyle durumları gözlemleyebileceğimiz bir sistem oluşturabiliyor olmalıyız. Şiddeti veya olası cinayetleri olduktan sonra savunmanın yanı sıra olmadan önce de önlemeye yönelik düşünce ve planlarım var. Bunları hayata geçirmeye çalışacağız. Aynı zamanda bizim mevcut çevre komisyonumuz çok aktif bir komisyon. Uzunköprü Avukatımız Bülent Kaçar'ın önderliğinde daha aktif olmasını sağlayabiliriz" açıklamasını yaparak örnekler verdi.

"EDİRNE BAROSU KAZANMIŞ OLACAK"

Baro seçimlerine adaylığını açıklayan meslektaşlarına da başarılar dileyen Pamukçu sonucu ne olursa olsun sadece Edirne Barosu'nun kazanmış olacağını belirtti. Diğer adaylara başarılar dileyen Pamukçu; “Edirne Barosu'nun kuruluşundan bugüne kadar 918 tane avukatı oldu. Oy kullanabilir halde yani aktif olan 485 tane avukatımız mevcut. Pandemi sürecinde olsak bile katılımın yüksek olmasını bekliyorum. 16 yıldır avukatım ve 8 seçim gördüm. Her şeyden önce sayımız arttı. Merkez ilimizde üç yüze yakın avukatımız var. Cumartesi günü genel kurul yapılıp, gündem maddeleri konuşulacak. Pazar günü de oylama yapılacak. Oylama işlemi avukat sayımız 400'ü aştığı için sonraki gün yapılıyor. 400'den azken genel kurulu yapıp, oylamaya geçiyorduk. Şuan cumartesi günü genel kurul, pazar günü ise oylama işlemi yapılacak. Seçim günü son anda 'ben de adaylığımı açıklıyorum' diyen birileri çıkabilir yani meslektaşlarımın öyle hakları vardır. Ama biri çıkana kadar şuan iki kişi adayız. Biri ben diğeri Tacettin Bey'dir. Tacettin Bey benim sevdiğim, saydığım meslek büyüğümdür. Kendisinin bu işi layıkıyla yapacağını düşünüyorum. Keyifli bir seçim olacaktır. Sonucu her ne olursa olsun mutlaka Edirne Baro'su kazanacaktır” dedi.


Kaynak: Edirne Ahval Gazetesi / Damla GÖÇ

 

YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER