Pandemi döneminde beslenme

Bütün dünyayı etkisi altına alan Covid-19 konusunda biz diyetisyenlere düşen görev, toplumu bu dönemde beslenme konusunda bilgilendirerek doğru veya yanlışlar hakkında yol gösterici olmaktır.
Viral enfeksiyonlardan korunmada sağlıklı bir bağışıklık sistemi, en önemli silahlardan birisidir.
Pandemi başlangıcından bu yana "Bağışıklık Sistemi" üzerinde daha çok durmaya başlayıp, bu sistem ne kadar güçlüyse bireyin hastalıklar karşısında o kadar dirençli olduğu gerçeğini daha iyi farkına vardığımızı düşünüyorum.

BAĞIŞIKLIK SİSTEMİMİZİN GÖREVİ NEDİR ?

Yabancı organizmaların vücuda girmesini engellemek, eğer mikroplar vücuda girmişse bunları yok etmek, yayılmalarını engellemek ya da geciktirmektir. Dünyayı etkisi altına alan Covid-19’a karşı da ilk savunma hattı, vücudun tanımadığı herhangi bir virüse veya saldıran organizmaya genel tepkisi olan 'doğuştan gelen bağışıklık sistemidir'. Bu sistemi güçlendiren ve sürdürülebilen, yeterli ve dengeli beslenme modelini tercih etmek, hem genel hem de pandemi zamanında oldukça önemlidir.
PEKİ BAĞIŞIKLIĞIMIZI NASIL GÜÇLENDİRİR ve KORURUZ ?

Öncelikle yeterli ve dengeli beslenmek, ilk kuraldır.
Yani; her besin öğesinden yeterli ve dengeli şekilde tüketmeliyiz.
Örneğin; tam tahıllılar, süt gurubu, et-balık grubu, sebze ve meyve grubu gibi besin öğelerini, öğünlerde yeterli ve dengeli şekilde tüketmek altın kural !
Rafine şeker, hamur işleri, kızartmalar, hazır/paketli gıdalar vb. besinlerden uzak durmak, hem sağlığınızı korur hem de obezite derecenizi düşürür.
Boş enerji kaynakları yerine sağlığa faydalı beslenme alışkanlığı edinmeliyiz.

Bunların yanı sıra; bulunduğumuz çağda besinlerin organikten gittikçe uzaklaşması, kullanılan tarım ilaçları, stres faktörü veya bizim besinlere uyguladığımız yanlış ve zararlı ısıl işlemleri (kızartma gibi.) ve bazen de yanlış beslenme alışkanlıklarını baz alırsak, besin öğelerinden yeteri kadar faydalanamadığımız durumlarla karşı karşıya kalabiliyoruz.
Bu durumda bağışıklığımızın sürdürülmesi için makro ve mikro besin öğelerinin yeterli miktarda karşılanması gerekmektedir.
A, C, D ve E vitaminleri gibi; çinko, bakır, selenyum ve demir gibi minerallerin sağlıklı bir immun yanıtı için önemli olduğu bildirilmiştir.
Ben bu yazımda, "Vitamin D" üzerinde durmak istedim.

VİTAMİN D ve COVID-19 İLİŞKİSİ

D vitamini, güneşin bize bir armağanıdır.
D vitamini, öncelikle kalsiyum emilimine destek olan, bunun yanında kemiklerinizin büyümesini ve mineralleşmesini sağlayan, yağda çözünen bir vitamindir. Bağışıklık sistemini güçlendirir.
Ayrıca sindirim, dolaşım ve sinir sistemimize ait çeşitli görevleri vardır.
Birçok araştırma ve makalelere göre, bu durumda öne en çok çıkan vitamin D'dir.
Özellikle kış aylarında olmamız, yeteri kadar güneşten faydalanamamamız veya vitamin D yönünden eksik beslenmemiz gibi birçok faktör, Vitamin D eksikliği ile sonuçlanabiliyor.
Araştırmacılar, D Vitamini eksikliği olan ve Covid-19 nedeniyle hastaneye yatırılan kişilerin şiddetli semptomlara sahip olduğunu veya Covid-19’dan ölme olasılığının daha yüksek olduğunu söylemekte.
Düşük D vitamini seviyesinin, Covid-19’un şiddetini arttırabileceğini gösterdiği için vitamin D seviyenizi takip etmek, bugünlerde daha da önem kazanmaktadır.
VİTAMİN D SEVİYEM NASIL ARTAR ?
- Güneşten faydalanın. Güneşli havalarda minimum kıyafetle, ortalama 30-40 dakika güneşlenin.
- Yağlı balık tüketin. Hamsi, sardalya gibi balıklar, Vitamin D içeriği yönünden beslenmenizde yer almalıdır.
- Daha fazla mantar tüketin. İnsanlar gibi, mantarlar da UV ışığına maruz kaldıklarından D vitamini üretirler.
- Diyetinize yumurta sarısı ekleyin. Ancak yüksek kolesterole sahip bireyler, uzmanına danışmalıdır.
- D vitamini yönünden zenginleştirilmiş besinleri tüketin. İnek sütü, bazı yoğurt türleri, soya ve badem gibi bitkisel sütler.
- Gerekiyorsa takviye alın. Böyle bir salgın döneminde, vücudunuzda hangi seviyede ne olduğunu bilmek her zamankinden daha önemlidir. Eksikliği olan bireylerin Nisan ayına kadar takviye almasını öneririm. D vitamini seviyenizi bir sağlık kuruluşundan öğrenip, takip edin. Takviye almadan önce mutlaka doktorunuza danışın. Bu zor zamanların, hepimizin üstesinden gelmesini diliyorum. Sağlıcakla kalın.








 


 

YORUM EKLE